SIĞINMACILAR İÇİN YENİ BİR BAŞVURU MODELİ(*)
Doç. Dr. İlhan TOMANBAY
Hacettepe Üniversitesi
Sosyal Hizmetler Yüksekokulu
Türkiye’de ilgili yasaya göre bireysel başvuru yeterli hukuksal güvenceye kavuşturulamamıştır. Hukuksal güvence hukuk ve mantıkla donanmış bir sistemin yerleştirilmesiyle sağlanabilir. Yeni ve çağdaş bir başvuru modeli olmadığı sürece sistem hukuksal güvence altına da alınamaz. Bu durumda sığınmacıyla karşıkarşıya kalan polisin bireysel kanısı ve vicdanı sığınanın ülkede kalıp kalmamasında büyük ölçüde rol oynamaktadır. Ya da on günle sınırlı olan yasal başvurma sınırı her iki tarafça kolayca istismar edilebilmektedir.
Öteyandan, sığınmanın salt siyasal ve ulusal bir sorun görülüp insan ve sosyal yanı görülmemekte, bu da sığınan için birey boyutunda birçok acılar yaşanmasına yolaçabilmektedir. Olayın içişlerini ilgilendiren boyutu olayın insan yönünü ilgilendirmemektedir. Sığınma olayının insan boyutunu da ele aldığımızda İçişleri Bakanlığının yaptığı ya da yapması gerekenler yapılması gereken birçok çalışma içinde gerekli ancak bir bölüm olarak kabul edilmelidir. Bunun dışında devlet adına verilmesi gereken birçok hizmet için başka resmi kurumların da devreye girmesi kaçınılmazdır.
Bireysel sığınmanın ülkede kalıp kalmama düzlemindeki karar kuşkusuz siyasaldır, ancak, sığınanın ülkede kalabilmek ve yabancı bir toplumda kendisi ve ailesi için yeterli, insanca bir ortam bulabilmek için verdiği savaşım sürecinde yaşadıkları ya da yaşamaması gerekenler olayın sosyal boyutunu işaret etmektedir.
Bu nedenle, sığınanın Türkiye’ye sığınma eyleminin başlamasından sığınma hakkının mahkemece verilmesine ve sonrasına değin yapılması gerekenleri, hukuk, insan, toplumsal yarar açısından yeniden düzenlenmesini zorunlu görmekteyiz. Sığınma sürecinin nasıl olması gerektiği konusunda geliştirdiğimiz yeni modeli öneri olarak sunuyoruz:
BİREYSEL SIĞINMA BAŞVURU MODELİ
Bu yeni tüzel ve sosyal modelin ana hatları şöyle belirlenir:
– Başvuran (sığınan) önce polise gidecektir. Ya da onu bulan kişi onu polise götürecektir. Çalışmanın ilk adımı polistir, devreye giren ilk kurum Emniyet Müdürlüğüdür. Burada sığınanla ilk görüşme yapılır ve ilk görüşme raporu tutulur.
– İlk görüşmeyi yapan ve dosyayı oluşturan polis (karakol) oluşturduğu “ilk başvuru dosyası”nın bir kopyasını Emniyet Genel Müdürlüğü’ne diğer kopyasını T.C. Başbakanlık Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu’nun (SHÇEK) sığınma başvurusunun yapıldığı ildeki İl Müdürlüğüne iletir. SHÇEK sığınan hakkında kapsamlı dosyayı düzenlemek ve ilgili mercilere iletmekle yükümlü kurumdur.
Emniyet Genel Müdürlüğü kendi içinde gizli ya da açık soruşturmasını sürdürürken, SHÇEK’te kişi ile doğrudan görüşmeler yapılarak kendisi ve ailesi üzerine bilgiler toplanır. Geliş nedenleri ve bunun yarattığı sosyal sorunlar irdelenir, raporlaştırılır ve dosyalanır. Ev ve aile ziyaretleri yapılır, ilgili başka mercilerden yasal yolla bilgiler toplanır, sığınan kendi ortamında incelenir, acil gereksinimleri belirlenir. Sosyal ve psikolojik inceleme raporu tamamlanır.
– SHÇEK yetkilileri bu arada eğer durum öyleyse ve olanak varsa sığınanla ailesini birleştirme çalışmalarını etkin olarak sürdürür.
– SHÇEK’te geliştirilen dosya ile İçişleri Bakanlığında geliştirilen ikinci dosya mahkemenin yapılacağı ildeki duruşmayı yapmakla yükümlü mahkemeye iletilir.
– Sığınanın sığınma isteminin kabul edilip edilmemesi bu konuyla görevlendirilen uzmanlaşmış mahkemenin yetkisindedir. Başvuranın karara itiraz hakkı vardır. Karara itirazı karar dosyadaki görüş ve savunmanın tersine çıkarsa SHÇEK adına Kurum avukatları da yapabilirler.
– Mahkemenin çalışmalarına ilgili İl Müdürlüğünde görevli sosyal çalışmacı sosyal gözlemci olarak katılır; görüşlerini mahkemede yargıca sunar.
– Sığınma hakkı kabul edilmediği taktirde dosya Emniyet Müdürlüğüne yollanır. Bu arada SHÇEK yetkililerinin görüşleri sığınma hakkının kabulü yönünde idiyse ve red olunmuşsa, sığınanı savunmak SHÇEK’teki yetkili birime düşer.
– Sığınma hakkı mahkemece kabul edilmişse, sığınanın ve ailesinin en hızlı bir biçimde biraraya getirilmesinden, uygun konut sağlanması ve iş bulunmasına değin SHÇEK devreye girer. Bu noktada amaç, sığınanın ailesiyle birlikte topluma en kısa sürede uyum göstermesi ve toplumca benimsenmesinin sağlanmasıdır.
– SHÇEK başvuru hakkının kabulü durumunda sığınmacının geleceğiyle ilgili tüm sosyal çalışmalarda etkin olur.
Bu model için konuyla ilgili mevzuatta değişiklik yapılması gerekmektedir. Bunun yanısıra SHÇEK’in konuyla ilgili hizmetleri de bir yönetmelikle düzenlenir ve tüzel çerçeveye oturtulur.
NOT: Kararın duruşmalı mı duruşmasız mı alınacağı hukuk düzenimize uygun olarak belirlenmelidir. Duruşmasız olabilir, çünkü zaten sığınanla ilgili dosya kendisiyle görüşülerek nesnel (objektif) olarak hazırlanmış ve mahkeme heyetine sunulmuştur. Zor karar alınabilen durumlarda yargıcın kararıyla sığınan (ve ailesi) duruşmaya doğrudan çağrılabilirler.
*
BİREYSEL SIĞINMA BAŞVURU ŞEMASI
(*) Bu model, 1997 yılında Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu bünyesinde oluşturulan Çocuk Hakları Komitesinde yapılan çalışmalar sırasında geliştirilmiş ve rapora alınmıştı. Rapor sivil toplum kuruluşlarının da etkin katılımıyla bir yılı aşan bir sürede yazılmış, zenginleştirilmiş ve ancak çalışmalar bilinmeyen nedenlerle sürdürülememiştir. Bu nedenle o rapora sunulan başvuru modelini Umuda Doğru dergisinde tartışmaya sunuyoruz.